17 Eylül 2010 Cuma

Kainatın Yaratılışı - 2

57-HADÎD-1: Sebbeha lillâhi mâ fîs semâvâti vel ard(ardı), ve huvel azîzul hakîm (hakîmu).
Semalarda ve arzdaki herşey (her elektron) Allah'ı tesbih  etmektedir. Ve O; Azîz'dir, Hakîm'dir.

17-İSRÂ-44: Tusebbihu lehus semâvâtus seb’u vel ardu ve men fîhinn(fîhinne), ve in min şey’in illâ yusebbihu bi hamdihî ve lâkin lâ tefkahûne tesbîhahum, innehu kâne halîmen gafûrâ(gafûren).
7 kat gökler ve yeryüzü ve onlarda bulunanlar, O'nu (Allah'ı) tesbih ederler. O'nu hamd ile tesbih etmeyen bir şey (hiç bir elektron) yoktur. Ve fakat onların tesbihlerini siz fıkıh edemezsiniz (anlayamazsınız, idrak edemezsiniz). Muhakkak ki O; Hakîm'dir, Gafûr'dur (mağfiret edendir).

    Elektronlardan oluşan atomun yapısı ise  Kuran’da Tekvir suresi 15-16. ayetlerde açıklanmıştır.

81-TEKVÎR-15: Fe lâ uksimu bil hunnes(hunnesi).
Bundan sonra hayır, hünnese (merkezî çekim kuvvetine yani protona) yemin ederim.
81-TEKVÎR-16: El cevâril kunnes(kunnesi).
Cevalan edene (merkezî çekim kuvvetinin etrafında, yörüngede dönen elektrona).

    Bir cismin ışık hızından daha hızlı hareket edebilmesi ve görünmez olması zahiri alemdeki elektronlarının yarısı kadar ağırlıkta olan karşıt elektronlarının ağırlığının attırılmasına bağlıdır. Ağırlığın artması ise karşıt zahiri alemdeki ve negatif ağırlıktaki elektronların dönüş hızının arttırılmasına bağlıdır.

16-NAHL-48: E ve lem yerev ilâ mâ halakallâhu min şey’in yetefeyyeu zilâluhu anil yemîni veş şemâili succeden lillâhi ve hum dâhırûn(dâhırûne).
Onlar, Allah'ın yarattığı herşeyi (elektronları) görmediler mi? Onun gölgeleri (karşıt elektronları), tâbî olarak (elektronlara), sağdan (sağ spinli) ve soldan (sol spinli), Allah'a secde ederek dönerler.

     Negatif ağırlıklı olan ve dönüş hızı arttırılan karşıt elektronların ağırlığı zahiri alemdeki elektronların ağırlığına eşit olduğu anda cisim ışık olarak görünür ve ağırlığı sıfır olur. Karşıt elektronların hızı attırılmaya devam edilirse, o zaman cisim negativ ağırlıklı olur, görünmez olur ve sonsuz hızla hareket eder. Allah dostu olan insanların sonsuz hızla hareket etmesine ise tayyı mekan adı verilir.
        Hızır AS’ın sonsuz hızla hareket etmesi (tayyı mekan yapması) Neml suresi 40. ayette açıklanmaktadır.

27-NEML-40: Kâlellezî indehu ilmun minel kitâbi ene âtîke bihî kable en yertedde ileyke tarfuk(tarfuke), fe lemmâ reâhu mustekırran indehu kâle hâzâ min fadlı rabbî, li yebluvenî e eşkur em ekfur(ekfuru), ve men şekere fe innemâ yeşkuru li nefsih(nefsihî) ve men kefere fe inne rabbî ganiyyun kerîm(kerîmun).
Kitaptan ilmi olan kişi (Hızır A.S): "Ben onu, sen gözünü açıp kapamadan önce sana getiririm." dedi. (Süleyman A.S) böylece onun yanında (önünde) durduğunu görünce: "Bu Rabbimin bir fazlıdır (lütfüdür), ben şükredecek miyim yoksa küfür (nankörlük) mü edeceğim diye beni imtihan etmek için." dedi. Ve kim şükrederse sadece kendi nefsi için şükreder. Ve kim küfrederse o taktirde muhakkak ki benim Rabbim Gani'dir, Kerim'dir.

     Halen genişlemekte olan kainatın genişlemeye devam etmesi, itiş enerjisi (kinetik enerjisi) sona erinceye kadar devam edecektir. Allahu Teala elektronlara nötrino (emr) göndermeyi durdumaı ile kıyamet kopacaktır. Kuran’da dünya güneşle birleştiği zaman, ay dünya ile birleştiği zaman şeklinde açıklanıyor. Yani büyük parçalar küçük parçaları çekecekler ve kainat tekrar bir noktada toplanacak anlamında. O zamana kadar İleriye doğru akan zaman geriye dönecek ve en son ölen kişi ilk dirilecek kişi olacaktır. Ve dirilen insanlar gravitasyon (çekim gücü) İndi İlahide olduğu için uçarak Mahşer meydanına ulaşacaklardır (Yasin 50-51).

36-YÂSÎN-50: Fe lâ yestetîûne tavsiyeten ve lâ ilâ ehlihim yerciûn (yerciûne). 


Artık vasiyet etmeye güçleri yetmez. Ve ailelerine dönemezler.

36-YÂSÎN-51: Ve nufiha fîs sûri fe izâ hum minel ecdâsi ilâ rabbihim yensilûn (yensilûne). 


Ve sur’a üfürülmüştür. İşte o zaman onlar, mezarlarından Rab’lerine koşarlar (uçarlar, yükselirler).

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder